
Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında kılavuz aramak gaflettir, bilgisizliktir, doğru yoldan sapmaktır. 1924
|
Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet ilimdir. 1923
|
Benim manevi mirasım ilim ve akıldır. Zaman süratle ilerliyor. Böyle bir dünyada asla değişmeyecek hükümler getirdiğini ileri sürmek, aklın ve bilimin gelişmesini inkâr etmek olur. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde aklın ve bilimin rehberliğini benimserlerse benim manevi mirasçım olurlar. (İsmet Giritli. Kemalist Devrim ve İdeolojisi, 13.s. )
|
Biz daima hakikat arayan ve onu buldukça ve bulduğumuza kani oldukça ifadeye cüret gösteren adamlar olmalıyız. 1931
|
Birbirimize daima gerçeği söyleyeceğiz. Felaket veya mutluluk getirsin, iyi veya kötü olsun, daima gerçekten ayrılmayacağız. 1925
|
Vatandaşlara, kamuoyuna daima gerçeği söylemek vazifemiz olsun.
Herkese arzularının tamamen yerine gelmesi mümkün olduğuna dair fikir vermek bizim için fayda vermez. Maksadımız böyle gün kazanmak değildir.
Bütün hayatımızı hakiki hedeflere sevketmek ve en nihayet millete birgün eliyle tutacağı hakiki ve maddi eserler vermektir. Sözlerimiz herkesin hoşuna gidecek sözler değil, fakat milleti yükseltecek hakikatler olacaktır. 1923
|
Gizli iş gizli kalamaz; erken veya geç meydana çıkar. İyisi mi başından açık olun, açık açık!
(Ruşen Eşref Ünaydın, Atatürk T. ve D.K.H., s. 48)
|
Denebilir ki, hiçbir şeye muhtaç değiliz, yalnız bir tek şeye ihtiyacımız var : Çalışkan olmak! Servet ve onun doğal sonucu olan rahat yaşamak ve mutluluk, yalnız ve ancak çalışanların hakkıdır. Yaşamak demek çalışmak demektir. 16.01.1923
|
Tembellik, bütün kötülüklerin anasıdır. Gerçekte önemli olan çabadır.
|
Herhangi bir kişinin, yaşadıkça memnun ve mutlu olması için gereken şey, kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmaktır. Anlayışlı bir adam, ancak bu şekilde hareket edebilir. Hayatta tam zevk ve mutluluk, ancak gelecek nesillerin şerefi, varlığı, mutluluğu için çalışmakta bulunabilir. 17.03.1937
|

Atatürk ve 19 sayısı
Atatürk, 1881 yılında dünyaya gelmiştir. (19x99=1881)
Atatürk, 1938 yılında vefat etmiştir. (19x102=1938)
Atatürk, 57 yıl yaşamıştır. (19x3=57)
Atatürk, 19'uncu yüzyılda 19 yıl yaşamıştır.
Atatürk, 19'uncu yüzyılın bitmesine 19 yıl kala doğmuştur.
Atatürk, 19 yaşında 1900'da Harp Akademisine girmiştir.
Atatürk'ün Akademi Sicil No.'su 317-8'dir. (toplamı 19'dur.)
Atatürk, 19 Temmuz 1921'de mareşal olmuştur.
Atatürk'ün ilk askeri görevi, 19’uncu kolordu komutanlığıdır.
Atatürk, Mustafa Kemal Atatürk adına 3 aşamada kavuşmuştur.
Fakat ilginç olanı, adındaki harf sayısının 19 olmasıdır.
Atatürk, Türkiye'yi kurtarmak için Samsun'a hareket etmiş ve Anadolu'ya, 19 Mayıs 1919'da ayak basmıştır. (101x19 = 1919)
Atatürk'ün bindiği Bandırma vapurunda yolcu sayısı 19'dur.
Atatürk, Milli Mücadele kararını, TBBM'nden 19 Kasım 1919'da aldı.
Atatürk'ün tarihe geçmiş 2 önemli sözü "Ne mutlu Türküm diyene" ve "İstikbal Göklerdedir" cümleleri de 19'ar harften oluşmaktadır.
Atatürk için ilk 19 yıl eğitim, ikinci 19 yıl savaşım ve üçüncü 19 yıl yönetimle geçmiştir.
Atatürk, Türkiye'yi, 1919'dan 1938'e kadar 19 yıl yönetti.
Atatürk'ün ebediyete göçtüğü yıl olan 1938'de, 102 kere 19 vardır.
Atatürk'ün cenazesi 19 Kasım 1938'de Yavuz gemisiyle İzmit'e götürüldü.

YUNAN BAYRAĞI
Atatürk İzmir’in kurtuluşunda halkın coşkun gösterileri arasında kalacağı evin önüne gelince, kapının önüne serilmiş bayrağı görünce durdu: Bu, ipekten kocaman bir Yunan bayrağı idi. Üzerine basılarak geçilecek bir yol halısı gibi serilmişti:
Kapıdaki kalabalık halk yalvarıyordu:
-Buyurunuz, geçiniz. Bizim öcümüzü alınız! Yunan Kralı, bu evden içeri, bizim bayrağımıza basarak girmişti. Siz lütfedin. Bu karşılıkla o lekeyi silin! Burası sizin şehrinizdir. Bu ev sizin evinizdir. Bu hak sizindir.
Atatürk, o yerde serili bayrağın önünde, bulunduğu noktada kaldı. Çevresindekilere tatlılıkla baktı.
-O, geçmişse hata etmiş. Bir ulusun bağımsızlık simgesi olan bayrak çiğnenmez. Ben onun yanlışını tekrar edemem.
Bayrağı yerden kaldırttı, bembeyaz mermerlere basarak içeri girdi.
|